Acıbadem Sağlık Grubu: Sağlık Sektöründe Dünya Markası

İlk hastanesi 1991 yılında kurulan Acıbadem Sağlık Grubu, yapılan marka değerlendirme sonuçları ve sektörde ulaştığı konum itibariyle Türkiye’nin en değerli özel sağlık kuruluşudur. Bugün Acıbadem Sağlık Grubu, bünyesinde bulunan 22 hastane ve 19 tıp merkezinde 3.500 doktor, 4.000 hemşire olmak üzere yaklaşık 22.000 çalışanıyla sağlık hizmeti vermektedir. Donanımlı çalışanları, ileri teknolojisi, modern altyapısı ve JCI akreditasyonu ile belgelendirilmiş sağlık standartlarında tanı ve tedavi hizmetleri sunmaktadır. Bugün Acıbadem’i, yalnızca tanı ve tedavi hizmeti veren bir kurum olarak tanımlamak mümkün değildir. Acıbadem Sağlık Grubu, hastane ve tıp merkezlerinin yanı sıra destek hizmet şirketleri ile sağlığın her alanında “360 derece” hizmet üretmektedir. Özgün olarak geliştirilen entegre modelle hizmetlerini sürdüren Acıbadem, bu haliyle sağlıkta özel bir ekosistem yaratmıştır.

Sağlıkta büyüme yolculuğu

1991 yılında bir semt hastanesi olarak başlayan Acıbadem’in büyüme ve gelişme yolculuğu, 2012’de Uzakdoğu’nun en büyük gruplarından biri olan IHH Healthcare Berhad ile yapılan anlaşmayla artık dünya sahnesinde devam etmektedir. Asya Pasifik bölgesinde 8 büyük ülkede hastane ve sağlık yatırımlarının yanı sıra dünyanın birçok ülkesinde eğitim ve gayrimenkul yatırımları da bulunan IHH Healthcare Berhad, Malezya hükümetinin yatırım fonu Khazanah, Japonya’nın Mitsui&Co. Ltd. şirketi ve Aydınlar Ailesi ortaklığından oluşan güçlü yapısıyla, dünyanın 2. büyük sağlık zinciri konumundadır. Acıbadem, 2012 yılından beri bu önemli zincirin bir parçasıdır.

Her yıl, büyük bir ivmeyle büyümeye devam eden Acıbadem, sağlık alanında geliştirdiği yeni iş modelleriyle dikkat çekmektedir. 2013 yılında Irak Süleymaniye’de Faruk Holding bünyesinde kurulan Faruk Medical City’nin 10 yıllık işletme ve yönetimini Acıbadem üstlenmiştir. Bu anlaşma, Acıbadem’in sağlık alanında yarattığı birikime duyulan saygı ve güvenin en iyi göstergelerinden biridir.

Acıbadem Sağlık Grubu, 2016 yılında Bulgaristan’ın sağlık sektöründe önde gelen oyuncularından Tokuda Grup ve City Clinic Grup’u bünyesine katmıştır. İki gruba yapılan 125 milyon Euro’luk yatırımla bünyesine 4 hastane ve 4 tıp merkezini katan Acıbadem bu yatırımlarıyla Bulgaristan’ın en büyük özel sağlık hizmet sunucusu olmuştur. Acıbadem boylece, 4 ülkede toplam 22 hastane ve 19 klinikle hizmet verir hale gelmiştir.

Yeni markalar yaratıldı

Acıbadem, sağlık hizmetlerinde geleceği bugünden yakalayan vizyonuyla yeni markalar yaratarak hizmet alanını genişletmektedir. 2014 yılında Acıbadem Sports adı altında, Acıbadem'in sporcu sağlığı alanındaki birikiminin daha yaygın ve farklı hizmetlerle sunulacağı bir çatı marka hayata geçirilmiştir. Bu yeni marka, 4000 m2 kapalı alan üzerinde, FIFA akreditasyonuna sahip Acıbadem Sporcu Sağlığı Merkezi ve Fitness Club ile hizmet vermektedir.

Dünyaya Örnek Entegre Sağlık Sistemi

Acıbadem, sadece bir hastane grubu olmanın ötesinde sağlık destek hizmet kuruluşlarıyla, dünyaya örnek olabilecek bir entegre sağlık hizmeti modeli oluşturmuştur. Bu kuruluşlardan biri olan Acıbadem Proje Yönetimi, Türkiye’de ve yurtdışında anahtar teslim hastane projeleri gerçekleştirmektedir. Bir diğer kuruluş olan Acıbadem Sigorta, sağlık ve hayat sigortası ile birlikte TPA (Third Party Administration-Üçüncü Parti Organizasyon) hizmetleri sağlamaktadır. Acıbadem Mobil Sağlık; acil sağlık ve evde sağlık hizmetlerinin yanı sıra ambulans ve teletıp hizmetleri sunmaktadır. İştirak şirketlerinden APlus ise her ölçekte hastaneye catering, yıkama ve temizlik hizmetlerini içeren tesis yönetim hizmeti vermektedir. Grubun bir diğer güçlü yanını oluşturan Acıbadem Laboratuvarları; genetik, patoloji, kök hücre ve kordon kanı bankacılığı ile geniş bir yelpazede hizmet sunmaktadır.

Güncel Teknoloji Tanı ve Tedavi Hizmetleri

Acıbadem Sağlık Grubu’nda güncel teknoloji tanı ve tedavi cihazlarıyla sağlık hizmeti sunulmaktadır.

Günümüzün etkin görüntüleme tekniklerinden biri olan PET/CT; onkoloji alanında tümörün saptanması, tümör yayılım derecesinin belirlenmesi, radyoterapi planlanması, tedaviye yanıtın değerlendirilmesi ve bazı durumlarda mevcut kitlenin iyi ya da kötü huylu olup olmadığının belirlenmesi amacıyla kullanılmaktadır. Epilepsi odağının belirlenmesinde, Alzheimer hastalığı gibi nörolojik olgularda ve kalp krizi sonrası kalpte canlı doku varlığının araştırılmasında da önemli rol oynar.

İntraoperatif 3 Tesla MR, tüm vücudun görüntülenmesinde kullanıldığı gibi beyin ameliyatlarında sağladığı hızlı görüntülerle, tümörün temizlenmesine yardımcı olmaktadır. Ameliyat yapılırken görüntü elde edilebilmesi özelliği sayesinde cerrah, ihtiyaç duyduğu her noktada, hastayı uyandırmadan ve ameliyat bölgesini kapatmadan steril bir ortamda tetkik yapabilir.

Force CT, düşük radyasyon oranı, az seviyede kontrast madde kullanımı ve hızlı çekim yapabilme özelliğiyle özellikle çocukların tomografi çekiminde tercih edilebilen tomografi cihazıdır. Flash CT cihazının yaptığı tüm işlemleri yapabildiği gibi hareket dondurabilme ve 4D görüntüleme özellikleriyle klasik CT yöntemleri ile görülemeyecek patolojilerin de tanısını koyabilir.

3 Tesla Prizma MR, çözünürlüğü yüksek ve hızlı veriler elde ederek uzmana daha sağlıklı veri sağlar. İleri nörolojik, prostat ve ortopedik incelemelerde yüksek kalitede görüntüleme imkanı sağlar.

3 Tesla MR, ileri teknoloji çekim gücü sayesinde 1.5 Tesla MR’a benzer sürede daha yüksek kalitede görüntü sağlar. Özellikle nöroloji, ortopedi, kardiyoloji alanlarında ve tüm vücudun görüntülenmesinde kullanılabilmektedir.

Flash CT, hızlı ve düşük radyasyonlu bir tomografi cihazıdır. Başta kardiyak ve akciğer taraması olmak üzere vücudun hemen her alanında görüntü sağlayabilmektedir. Flash CT ile 4 saniyede tüm vücut tomografisi, 0.25 saniyede kalp anjiyosu ve 0.6 saniyede nefes tutmaya gerek kalmadan akciğer çekimi yapılabilir. Çekim esnasında hareket özgürlüğü sağlaması ve kısa çekim süresi sayesinde travma hastaları, çocuk hastalar ve obez hastalar için kullanım rahatlığı sunmaktadır.

Yeni görüntüleme teknolojilerinden biri olan Tüm Vücut MR, tümörlerin erken evrede saptanması amacıyla kullanılır. Bugüne kadar sadece şüphe edilen bölgeler için uygulanan MR, özel bir yazılımla, tüm vücudu tek seansta tarayabilecek bir hale getirilmiştir. Beyin, kas ve iskelet sistemi dahil birçok tümör türünün henüz klinik bulgu vermeden erken dönemde saptanabilmesine olanak sağlar. Meme, prostat ve gastrointestinal (sindirim sistemi) tümörlerinin erken evrede saptanabilmesi için klasik tarama yöntemleri ile birlikte yapılabilmektedir.

Sliding CT, ameliyat sırasında cerraha yol gösterecek olan tomografik bilgiyi, anestezi halindeki hastayı yerinden oynatmaya gerek kalmadan yüksek çözünürlükte görüntüyle sağlar.

SPECT CT, tek bir vücut taramasıyla iki farklı tipte görüntünün ayrı ayrı ya da birlikte kullanılabildiği görüntüleme tekniğidir. Birlikte kullanılan görüntüler vücut bölgelerinin fonksiyonları hakkında ayrıntılı bilgi vererek, problemlerin net olarak saptanmasını sağlar. Organın fonksiyonları hakkında bilgi verir.

Gerekli olan minimum doz ile iki boyutlu ve çok kesitli üç boyutlu tomosentez görüntüleme kapasitesine sahip 3 Boyutlu Tomosentez Özellikli Dijital Mamografi cihazıyla memeden ince tabakalar halinde bir dizi dijital görüntü alınır ve bu tabakalardan memenin üç boyutlu görüntüsü sentezlenebilir. Böylece problemli bölgeler ve meme tümörleri saptanabilir.

4 Boyutlu Meme Ultrasonografisi ile tüm meme standart pozlarda görüntülenebilir ve elde edilen görüntü setleri daha sonra hekim tarafından özel bir ekran üzerinde değerlendirilir. Görüntüler ekran üzerinde istenilen her kesit düzleminde yeniden oluşturulabilmekte, yeniden ölçümler yapılabilmektedir.

Prostat kanserinin erken tanısında kullanılan Prostat Biyopsisi için 3D Görüntüleme ve Navigasyon Sistemi, MR ve biyopsi işleminde kullanılan ultrason görüntülerini 3 boyutlu olarak birleştirir. Bu şekilde, prostat dokusu içinde bir çeşit 'navigasyon' yardımıyla kanserli dokuya ulaşılıp biyopsi yapılabilmektedir.

Işıklı Tarama Yöntemi, rahim ağzı kanseri veya öncü lezyonlarının saptanmasında kullanılır. PAP Smear testine göre, rahim ağzındaki kanser şüpheli hücreleri daha erken dönemde saptayabilir. Her yaştan kadına uygulanan yöntemle, muayene sırasında sonuç alınabilmektedir.

DSA (Dijital Anjiyografi) tüm vücutta yer alan damarların görüntülenmesinde kullanılır; böylece ayrıntılı olarak elde edilen görüntülerden, damarda oluşan hastalıkların tanısı yapılabilmektedir.

EUS (Endoultrosonografi), sindirim sistemi endoskopisinde kullanılan özelleşmiş cihazların uç kısımlarındaki ultrasonografi ile iç organların görüntülenmesi işlemidir.

EBUS (Endobronşiyal Ultrasonografi) teknolojisi ile hava yolu duvarı, duvar dışındaki patoloji ve göğüs boşluğundaki lenf bezlerinin ultrasonik incelenmesi sağlanır.

EOS (3D İskelet Sistemi Görüntüleme), skolyoz ve kifoz gibi omurga eğriliklerinde ve alt ekstremite açısal bozukluklarında üç boyutlu, net ve kapsamlı görüntü sağlar. Cihaz ile, üç boyutlu çok kapsamlı bir deformite olan skolyozda düşük radyasyon dozu ile üç boyutlu görüntü sağlanabilmektedir.

Meme kanseri tanı ve tedavisinde yararlanılan Duktoskopi, süt kanallarında meme başı akıntısına yol açan ve kanser ihtimali olan siğil benzeri lezyonların saptanması ve uygun hastalarda bu lezyonların çıkarılmasında kullanılır.

Gamma Knife Icon; AVM (doğuştan beyinde damar yumağı), beyin tümörleri ve fonksiyonel hastalıklarda kullanılır. Beyin tümörlerinin ve AVM’nin radyocerrahi ile tedavisinde uzun yıllardır kullanılan Gamma Knife’ın güncel versiyonu Gamma Knife Icon, esnek ve kolay uygulanabilir bir radyocerrahi olanağı yaratır.

Radyoterapi tedavisinde kullanılan cihazların tüm özelliklerini toplayan TrueBeam, tüm vücuttaki küçük hacimli veya riskli organlara komşu olan tümörlerin tedavisinde tercih edilebilir. TrueBeam, solunum takibi gerektiren akciğer, karaciğer, meme gibi organlardaki tümörlerin radyoterapisinde kullanılabilmektedir. Işınlama, solunum hareketi izlenerek yapılabildiği için tümörün bulunduğu alana doğrudan yüksek tedavi dozu verilebilir. Yüksek görüntü kalitesi sayesinde doğru pozisyon ile ışının doğru yere verilmesi mümkün olabilmektedir.

Tomoterapi HDA Riskli bölgedeki tümörlerin tedavisinde kullanılır, çevredeki sağlam doku ve hücrelere zarar vermeden radyoterapi yapılmasını sağlar. Tomoterapi HDA ile radyoterapi endikasyonu konulan tüm onkolojik tedaviler yapılabilir.

Trilogy, kanser hastalarına uygulanan radyoterapide kullanılan bir tür lineer hızlandırıcı, yani LİNAK cihazıdır. IGRT yöntemi ile tedavi sırasında kesitsel görüntü alınabilir. Böylece, hastanın tedavi edildiği bölgenin çevresindeki organlardan ve tümörün hareketinden kaynaklanan hatalar saptanabilir ve tedavi sırasında düzeltilebilir. Dolayısıyla tümörün normal dokulara en az zarar vererek hassas bir şekilde ışınlanması sağlanabilmektedir.

Uzay neşteri olarak tanımlanan CyberKnife; tüm vücutta milimetreden daha hassas doğrulukla kanser tedavisi yapmak için tasarlanmış robotik radyocerrahi sistemidir. Bu sistem sayesinde radyasyon demetleri odaksal olarak kullanılarak, beyin ve vücuttaki tüm kanserli bölgeler yüksek dozlarla tedavi edilebilir. Tedavi sırasında normal dokular, radyasyonun etkilerinden maksimum oranda korunabilmektedir.

Tek Doz Radyoterapi yöntemi ile meme kanseri tedavisinde “ameliyat sırasında tek doz radyoterapi” yapılabilmektedir. Operasyonda memedeki tümör çıkarıldıktan sonra cihazdaki özel aplikatör tümörlü bölgeye yerleştirilir, gerekli ölçümlerin ardından sağlam dokular tamamen korunarak yüksek doz ışın sadece bu bölgeye verilerek lokal tedavilerin tümü tamamlanır. Bu sayede, uygun hastalarda ameliyat sonrası ışın tedavisine gerek kalmamakta veya tedavi süresi kısalmaktadır.

Robot ‘da Vinci’, operasyonu mikro kesilerle yapmakta ve 3 boyutlu görüntü alınmasına imkan tanımaktadır. Bunun için ameliyat sahasının dışındaki bir konsolda oturan ve onu yönlendiren bir doktora ihtiyaç duyar. Başta üroloji, kalp-damar cerrahisi, genel cerrahi, kulak burun boğaz ve kadın hastalıklarında olmak üzere pek çok alanda kullanılmaktadır.

Navio Diz Robotu, birden fazla kontrol mekanizmasıyla kemiğin, implantasyona hassas bir şekilde hazırlanması sürecinde cerraha gerekli tüm anatomik verileri sağlar.

Excimer Lazer, korneaya düzgün şekil verilerek miyopi, hipermetropi ve astigmatizm gibi görme ve kırma kusurlarının giderilmesinde kullanılır. FEMTO Katarakt Lazer Göz merceğinin matlaşmasıyla ortaya çıkan ve görme yeteneğini azaltan katarakt hastalığının tedavisinde kullanılmaktadır.

Özellikli Merkezler
Acıbadem Sağlık Grubu’ndaki tüm hastaneler, özellikli merkezleriyle de özgün hizmetler sunmaktadır. Grupta yer alan 5 organ nakli merkezi (karaciğer, böbrek, kemik iliği), 10 tüp bebek merkezi, 9 kanser merkezi (cerrahi, radyoterapi, kemoterapi), 17 meme sağlığı merkezi, 9 robotik cerrahi merkezi, 12 kalp sağlığı merkezi (pediyatrik ve yetişkin kardiyoloji ile kalp cerrahisi), 8 obezite merkezi, 7 omurga sağlığı merkezi, 3 anorektal hastalıklar merkezi, 1 sporcu sağlığı merkezi ve 10 nükleer tıp merkezi, ileri teknoloji altyapıları ve donanımlı uzmanları ile hizmet vermektedir. Ayrıca tüm hastaneler ve tıp merkezlerinde kordon kanı alınarak, Acıbadem Labcell Kordon Kanı Bankası’nda saklanabilmektedir.
Kağıtsız ve Dijital Altyapı
Tıp teknolojisindeki gelişmeleri yakından takip eden Acıbadem, hasta ile ilgili tüm kayıtların saklandığı “Hastane Bilgi İletişim Sistemi” ile hastaneler arasında güçlü bir iletişim ağına sahiptir. Hastane içi ya da hastaneler arasında işleyen Görüntü Transfer Sistemleri kullanılmaktadır. Ayrıca elektronik bilgi akışı ile kağıtsız tedavi imkanı sunan “Cerebral Sistem” ile medikal bilgilerin, elektronik bilgi ağıyla kontrol edilmesi mümkün olabilmektedir. Hastaların tüm radyolojik görüntüleri PACS sistemi ile kaydedilmekte ve tüm Acıbadem hastanelerinde gerçek zamanlı olarak görüntülenebilmektedir.
Kalite Çalışmaları
Acıbadem Sağlık Grubu, kalite iyileştirme ve hasta güvenliği yaklaşımını güçlendirmek için Joint Commission International (JCI) akreditasyon standartları ile Sağlık Bakanlığı Sağlıkta Kalite Standartlarını (SKS) kullanmaktadır. JCI, sağlık hizmetlerinde kalite standartlarını belirleyen ve denetleyen, bağımsız bir uluslararası akreditasyon kuruluşudur. Acıbadem Sağlık Grubu, JCI akreditasyon standartlarıyla uyumludur.